-
1 iki de bir
то и де́ло -
2 iki günde bir
ике көннәң берендә -
3 iki ayda bir
adv. bimonthly -
4 iki günde bir
adv. every other day -
5 iki haftada bir
adj. fortnightly -
6 iki yılda bir
adv. biennially -
7 iki haftada bir
fortnightly -
8 iki sözü bir araya getirememek
-
9 iki arada bir derede kalmak
оказа́ться в безвы́ходном положе́нии -
10 iki ayağı bir pabuca sokmak
оказа́ться в тру́дном положе́нии -
11 iki dirhem bir çekirdek
оде́тый с иго́лочки -
12 iki ucunu bir araya getirememek
е́ле своди́ть концы́ с конца́ми -
13 iki ayağını bir pabuca sokmak
ике аякның бер кунычка тыку -
14 iki yılda bir olan
adj. biennial* * *biennial -
15 iki arada bir derede
between the devil and the deep sea -
16 iki arada bir derede kalmak
v. seesaw between two opinions, straddle -
17 iki ayağını bir pabuca sokmak
v. hasten, fluster, flurry -
18 iki ayda bir olan
adj. bimonthly -
19 iki ayda bir çıkan dergi
n. bimonthly -
20 iki boyutlu bir şekilde
adv. superficially
См. также в других словарях:
iki baş bir kazanda kaynamaz — iki at bir kazığa bağlanmaz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki at bir kazığa bağlanmaz — ayrı ayrı düşünceleri ve kişilikleri bulunan iki kişi bir arada yaşayamaz, bir işi birlikte yapamazlar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki gönül bir olunca samanlık seyran olur — birbirini sevenler için zenginlik önemli değildir anlamında kullanılan bir söz Tutardık bir göz oda, yerleşirdik, bitti, gitti. İki gönül bir olduktan sonra, samanlık seyran olurdu. O. Kemal … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki lakırtıyı bir araya getirmek — meramını kısaca, düzgün ve açık bir biçimde anlatmak Kız bir türlü iki lakırtıyı bir araya getirip kendini müdafaa edemediği için lalanın başı derde girmemiş oluyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki ayağını bir pabuca sokmak — birini bir işi hemen yapması için çok sıkıştırmak Nerelerdesiniz, İhsan Bey? Hem sabah sabah iki ayağımı bir pabuca sokuyorsunuz hem ortalarda görünmüyorsunuz. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki hırtı, bir pırtı — aşırı yoksulluğu anlatan bir söz Getirdiğimiz iki hırtı, bir pırtıyla bu ev döşenmez. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
İKİ DİRHEM BİR ÇEKİRDEK — Mc: Pek süslü yerine kullanılır bir tabirdir. Osmanlı altını iki dirhem bir çekirdek ağırlığında olduğu için bu tâbir meydana gelmiştir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
iki dirhem bir çekirdek — çok güzel ve özenli giyinmiş İki dirhem bir çekirdek kadınların başlarında şemsiye, ellerinde de yelpaze. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki yakasını bir araya getirememek — maddi sıkıntıdan kurtulup rahata erememek Burada kızlar çok pahalıdır. Evlenen adam kolay kolay iki yakasını bir araya getiremez. Kızın bütün sülalesine hatırı sayılır hediyeler sunmak şarttır. B. R. Eyuboğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki arslan bir posta sığmaz — bir ülkede iki baş egemen olamaz anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki kaptan bir gemiyi batırır — bir işi, iki kişi yürütemez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük